LAKABı PEYGAMBER DANESI! KANSER HASTALARıNıN ARADığı O IçECEK

Kefir içeceği tarihi bir şifa kaynağıdır. Kefir fermente edilen mayadan oluşuyor. Kefirin bir diğer ismi ise Peygamber danesi! En zengin probiyotik kaynaklardan biri olan kefirin faydaları neler?

Bağırsak hareketlerini dizayn eden ve zengin bir probiyotik kaynağı olan kefirin faydaları saymakla bitmiyor. Kefirin mayasının cömertliğine dikkat çeken uzman isimler kefirin sıkça tüketildiğini de belirtiyor.

'UZUN YAŞAMIN SIRRI KEFİR'

Kefirin, 100-120 yıl ömür süren Kafkasya'daki milletlerinin uzun yaşama sırrı olduğunu belirten Baş, kefirin, sütün mayalanmasından elde edildiğini anlattı.

Prof. Dr. Murat Baş, yoğurttan farklı olarak 'kefir danesi' denilen bir kefir mayasının kullanıldığını ifade ederek, şu bilgileri verdi:

'Kefir mayasına 'Peygamber Danesi' de deniyor. Kefirin içinde laktik asit bakterisi dediğimiz bir probiyotik bakteri var. Bu laktik asit bakterisi mayalayabilen, konulduğu içeceği, yiyeceği mayalayan maya türleri aslında. Mayalama tekniği yoğurttan çok farklı değil. Yaklaşık 38-40 derece civarındaki bir süte mayayı koyup, etrafını karanlık olacak şekilde kapatıyorsunuz, sonrasında yaklaşık 10-12 saatte kefir oluşmuş oluyor. Daha koyu kıvamlı ve ekşi tadı seviyorsanız 24 saat bekletip bunu elde edebilirsiniz.'

'KEFİR ÇOK ZENGİN VE ÇEŞİTLİ BİR PROBİYOTİK KAYNAĞI'

Baş, dünyada da 15 yıldan beri kefirin, fermente içecekler arasında en çok tercih edilen içecek haline geldiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

'Kefirin hastalıklara iyi geldiği üzerine çok fazla çalışma ve bilimsel kanıt var. O yüzden de şu anda kefir, keyifle içilen bir içecek haline döndü. Yapılan çalışmalarda, kefir mayasının 60'tan fazla çeşit bakteri ve maya içerdiği belirlenmiştir. Bu da onları çok zengin ve çeşitli bir probiyotik kaynağı haline getirir. Kefir bizim damak tadımızda ekşiyi sevenler için iyi bir alternatif, tatlımsı tatları sevenler ise çok tercih etmiyor.'

Prof. Dr. Baş, 2007'de bütün dünyada 'Mikrobiyom Projesi'nin başladığını ve amacının vükansercutta yaşayan organizmaları keşfetmek olduğunu belirterek, 'Bu proje başladıktan sonra vücudumuzda 100 trilyon mikroorganizma ile yaşadığımız ortaya çıktı.

Bunların vücutta sağlıkla ilgili birçok mekanizmayı etkilediği ortaya çıkmaya başladı ve burada da probiyotik bakteriler ön plana çıkmaya başladı. Kefirin de çok iyi bir probiyotik olduğunu biliyorduk aslında. Bağırsak sağlığının birçok hastalıkla ilişkisinin olduğunun anlaşılması üzerine ve probiyotiklerin, fermente içeceklerin daha popüler olmasıyla kefirin adını daha çok duymaya başladık.' diye konuştu.

'MARKET YOĞURTLARI PROBİYOTİK DEĞİL'

Kefirin endüstriyel madde olmasının bir dezavantaj oluşturmadığını ifade eden Baş, şöyle devam etti:

'Kefiri, bundan 20 yıl önce kanser hastaları arayıp bulurlardı bir şekilde. O mayayı bulmak çok zordu. Kefir mayası kendi kendine büyüyebilen bir maya, karnabahara benziyor. Büyüdükçe siz onu etrafınızdakilerle paylaşabiliyorsunuz.

2024-07-25T09:15:15Z dg43tfdfdgfd